ZEYNEP BEYKONT
Tel:40-41-22 Şakayık Sok 56/3 Nişantaşı İSTANBUL
13/6/1963-İSTANBUL
Sen; heyecanlı, sevgi ve mutluluk dolu, ufak şeyler üzerinde kendini kahredercesine üzülen, her yerde sıcakkanlılığın, samimiyetin ve iyiliğinle tüm dikkatleri üzerine çeken, dostlarının tüm dertlerini paylaşan, onların çaresiz anlarında kendi derdinmiş gibi kahrolan, fikrini açık açık söylemekten ve eleştirmekten çekinmeyen, karşındakileri sabrın ve inancın sayesinde yenen bir "Mutluluk Perisisin". Ben, sende hayal kabul edilen, gerçekleşemez denilen herşeyin o inancın, iraden sayesinde gerçekleştiğini gördüm. Herkesin keşke senin gibi bir arkadaşı olsa. Bu okulu ve burada geçen 8 senemi şimdi bana senin gibi bir arkadaş kazandırdığı için daha çok seviyorum.
TİJEN
Biricik dostum, sana açıklamak istediğim duygularımı, hissettiklerimi kağıda dökmek olanaksız birşey... Şu anda sekiz yıl evvel temeli atılan ve yedinci sınıfta başlayan bu kutsal dostluğu, değil ayrılığın ölümün bile bitiremeyeceğine eminim. Onca yıl birbirimizi yetiştirdik, bana bazen kardeşlik, bazen ablalık ettin, eleştirdin, yol gösterdin, sorunlarımı çözdün. Sana o kadar bağlandım ki, belki o sığınacak sımsısıcak zıpzıp kucağını bulamayacağım zaman bir hiç olacağım. Kınalıada'daki üçlü gezilerimiz. "Biz bu çiçekleri adadan almadık" gibi bana özgü laflar, sabahlamalar, "AşıkIar Tepesi", Gümüşdere, İzmir lokmacısı, hatta hatta eski çizmeleriyle yanındaki iki gorili ıslatmak için suya atlayan bir ayıcık sahnesi benim için nasıl bir anlam taşıyor, biliyor musun? Kalbimdeki yerine ömürboyu yerleştin, istesen de çıkamazsın. Öbürüde öyle! PTT'yi zengin etmek dileğiyle... Tüm mutluluklar senin olsun biricik arkadaşım.
MAKİ
Ben yeniden doğdum galiba. Kendimi tanıyamıyorum. Ne oldu bana? Kim beni bu hale getirdi! Düşündüm, bunun tek sebebi sen olabilirdin. İlk önceleri güldüm geçtim. Bu kız ya çok hayalperest, ya da çok abartıyor dedim. Çünkü böyle bir insanın olabileceğine inanmadım. Fakat var, hem de benim arkadaşım. Ve bu arkadaş benim hayatıma yeni bir yön verdi, beni bambaşka bir insan yaptı. Arkadaşlık, fedakârlık. İşte seni tanımlayacak iki kelime. Herhalde seni andığımda daima bu iki sözcüğü hatırlayacağım. Mutlu olduğunu umacağım, senin de beni hatırlayacağını umacağım, layık olduğun tüm güzel şeylere sahip olduğunu umacağım.
MELTEM
100 yılı aşmış zamanda dostluk, saygı, sevgi ve anı duvarımız öylesine yükseldi ki, değil burada anlatmak akıldan geçirmek bile saatler alır. Eski bir vapur. Bup kafeterya-Ayrılık akşamı, ada, okul saatinde çay: Kıyıda, 3 tane park-kırık bir şişe, ucuza midye dolma, kar-sarı köşk bir cami müzik kutulu, orkestralı, piyano mızıka ve gitarlı kulüpler birkaç plak, şömine, Tristes koyu, bilmece, okul ve felsefe kitapları saatlerce kapı önü tartışmaları, ıslak yürüyüşler, çiçekler, şiirler, mektuplar ve yeni öğrenilmiş yemekler. Daha yaşanmamış milyonlarca anı, söylenmemiş milyonlarca söz var. Yaşayayacağız, söyleyeceğim. Gofretine var mısın ?
HALUK
Fırıl fırıl, durgun, mutlu, üzüntülü, hayata doymuş, boş gözlerle ufuklara bakan, sorumlu, kayıtsız Zeynep! Şu Alman Lisesinin bana kazandırdığı gerçek bir dost, çok iyi bir dert ortağısın. Gerçi bu sene sözde ayrılıyoruz ama unutma seninle işimiz daha bitmedi, sana "kardeş" nasihati: "Olduğun gibi kal, seni böyle seviyorum."
ARES
Zıpzıp, bunca yıllık arkadaşlığımız birgün bile bozulmadı, hoşgörülü, samimi ve içtendin. Hiçbir kötü günümüzü hatırlamıyoruz ki, sensiz, senin tesellinsiz geçsin. Hayata bağlılığını, yaşamını değerlendirmeni kendimize hep örnek almaya çalıştık. Insanlara değer vermenle, mutlu olmaları için kendi koşturmanla sen hayatta istediğin her şeye layıksın. Dünyanın öbür ucuna gitsen de arkadaşlığımız kolay kolay bitmez çünkü bizim arkadaşlığımız iyi ve kötü günlerimizi paylaşarak gelişti. İnan arkadaşlığın bizim için çok değerli. Hep beraberçok mutlu qünlere..
BERŞAN-FİGEN
Sınıfta ilk arkadaşlık kurduğum, samimi olduğum kız sensin. Zeynepçiğimbenim için dostluğunun her zaman özel bir anlamı ve yeri oldu. İnşallah başkaları için düşündüğün, arzuladığın güzelliklerin daha fazlasına sahip olursun.
ENGIN KAP
Seni sevmek o kadar kolayki...
HANDE
Seni niye daha önce tanımadım diye yanıyorum. O ünlü kahkahan ömrüm boyunca kulaklarımda çınlayacak. Seni her zaman neşe dolu, inatçı, canayakın, sevimli bir dost olarak hatırlayacağım.
HALUK S.
Hayatı üçe bölmüşler. Dün, bugün, yarın. Bugünler yavaş yavaş dün olmaya devam ettikçe yaşadığımız günler mazide kalan hatıralar olacaktır. Işte o zaman belkide acımasızca geçen günleri hatırlayacak bir Zeynep bulacağım. İyi kalpli, yardımsever, herşeyini dostlarıyla paylaşan. Yarınlarda sağlıklı mutlu ve neşeli olmasını arzuladığım Zeynep.
MÜJDE
Bizi birbirimize bağlayandı. 1980 yazındaki o gezi. Taa Almanya'laraydı bizi dostluğa götüren o gezi. Şimdi ise geldik sonuna, geldi yaklaştı işte mezuniyet. Ama seninle olan dostluğumuza veremiyecek nihayet..
SERDAR T
Yüzüne bakınca sımsıcak bir çehre, samimi, içten daima tebessümle, sevdiği insanlara ne verebileceğini şaşırır Zeynep. Ama bu acımasız eleştirmene kendini sevdirmek pek kolay değil. Onunla oturup açık konuşacak, tartısacaksın. Her zaman aynı Zeynep olarak kal, şaşırınca gözlerini iri iri açan ,sevdiklerinin boynuna atılan, içten...
ESER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder